"Binbir Gece"nin Şehrazat'ı Bergüzar Korel, "Çok agresifleştim" diyor.BERGÜZAR KOREL'İN SON FOTOĞRAFLARI"Binbir Gece"nin Şehrazat'ı Bergüzar Korel, piyasaya
alışamamaktan dertli. Bazen çok yadırgadığı olaylarla karşılaştığını
belirten Korel, “'Bir gecede şöhret oldu' diyorlar hâlâ. Binbir Gece
bitsin, kapımı kapatayım ve küçük bir köye yerleşeyim dediğim anlar
oluyor" diyor.- "Kurtlar Vadisi Irak"taki Leyla karakteriyle de çok ilgi çektiniz ama "Binbir Gece" sizin patlamanız oldu...Evet "Binbir Gece"den sonra hayatım değişti diyebilirim. Çok garip
değişiklikler oldu, çok zorlandığım da oluyor hâlâ ama ne olursa olsun
bu benim mesleğim. Şanslıydım ki annem babam oyuncuydu. Biliyordum
nelerle karşılaşacağımı...
- Ama hâlâ bu piyasada gördüğünüz şeylere şaşırıyorsunuz...Tabii ki, hiç tahmin etmediğim şeylerle de karşılaştığım oldu.
- O zaman ne hissediyorsunuz?“Binbir Gece bitsin, kapımı kapatayım ve küçük bir köye yerleşeyim”
dediğim anlar oluyor. Bu tabii ki hiçbir zaman olmayacak! Ölene kadar
bu mesleği yapacağım... “Bir gecede şöhret oldu” diyorlar hâlâ ve ben
bunu kabul etmiyorum. Kendime göre benim de bir geçmişim var. Kendimi
geliştirdim, konservatuvarda okudum... Ve gerçekten kafa patlattığım,
mücadele ettiğim çok zaman var...
- Annenizin öyle bir lafı var: “Benim kızım bu işin üçkağıdından
anlamaz. O yüzden bu piyasada yapamaz diye korkuyorum” diyor. Haklı
çıktı mı?Evet,
yani şöyle. Bana arkadaşlarım “Doğrucu Davut” der. Küçüklüğümde bile
böyleydim. Annem bir şey söylerdi, “O öyle değil ki neden öyle
söylüyorsun?” diye annemi yalancı çıkarırdım. Annem artık bir zaman
sonra beni uyarmaya başlamıştı “Benim lafıma karışma” diye... (gülüyor)
Kadın mesela bir yere gidememiş “Bir işim çıktı” diyor ayıp olmasın
diye, ben hemen araya girip “Hayır öyle değil” deyip söylüyormuşum. O
yüzden evet, hâlâ çok zorlandığım oluyor.
- Mesela sizin bir basın açıklamanız var, bir süre önce. Başkası
olsa bu kadar takmaz ama siz en ince detaylarına kadar olayın gerçekte
nasıl olduğunu anlatmışsınız... Orada beni, ailemi ve şirketimi zor durumda bırakan bir durum vardı...
- Hiçbir şeyin yanlış olmasına tahammül edemiyorsunuz galiba...Evet. Hele son zamanlarda çok sıkıcı bir insan oldum. Bana "control
freak" (kontrol delisi) diyorlar. Çevremdeki her şeyi kontrol altına
almak istiyorum. Bu egosantrik bir durum değil ama... Her şey düzgün
olsun istiyorum. Kimse benim, ailem ya da çevrem hakkında kötü düşünsün
istemiyorum. Özellikle bu yaz bunu anladım. Çok zor bir yaz geçirdim.
Sadece tatil yapmak istedim ama çok zor bir yaz geçirdim.
- Paparazziler yüzünden mi?Her şey, her şey yüzünden... Yani böyle garip bakan, garip
konuşan... “Böyle insanlar var mı hayatta?” dedirten insanlar ve
olaylarla karşılaştım. Ve artık kimsenin benim hakkımda konuşmasına
tahammülüm kalmadı. Çünkü ben çok düzgün yaşamaya çalışıyorum. Hep
doğruyu yapmak zorundasınız. Ben zaten böyle yaşıyorum. Ama söylediğin
ya da söylemediğin sözler ya da bir görüntünün altına uydurulan şeyler
akşamüstü programlarında üç kadının tartıştığı bir şey haline geliyor.
Ve bu beni artık çok rahatsız etmeye başladı.
- Peki hiç patlama noktası olmuyor mu sizde? Bir “Yeter!” demiyor musunuz?Çok oluyor... Daha geçen gün oldu.
ŞEHRAZAT'A
BENZEMİYORUM
- Ne yaşadınız o anda? Kimseyi istemedim etrafımda ve bunu çevremdekilere de dile getirdim.
Ve ilk defa “Ben çok mutsuzum” diye ağlamaya başladım. Gerçekten mutsuz
muydum, bilmiyorum... Ama bazen çok fazla bunalıyorum.
- Kendi ayaklarınız üzerinde durmaya ne zaman başladınız?"Binbir Gece"yle. "Binbir Gece"nin ilk bölümünü kendi evimde
izledim. Eve yeni çıkmıştım o zaman. Ve yeni bir hayat başladı
gerçekten.
- Bizim ülkemizde bir rolle tanındıysanız o rol size yapışır. Size de öyle oldu galiba...Evet ama beni gören herkes ilk ne diyor biliyor musun? Üç şey: “Ne
kadar gençmişsin”, “Ne kadar zayıfmışsın”, “Sen Şehrazat’a hiç
benzemiyorsun”. İnsanları bu kadar şaşırtabilmek aslında benim için çok
iyi. Ben Şehrazat’a benziyor olsaydım, belki Şehrazat bu kadar
patlamazdı.
- Şehrazat’ı nasıl atacaksınız üstünüzden?Hiç korkmuyorum. “Acaba herkesin kafasında Şehrazat mı kalacağım?”
diye çok düşündüm. Ama iki senedir Şehrazat’ı oynadığım için içimde
ertelediğim o kadar çok renk ve o kadar çok duygu var ki... Bundan
sonraki karakterde onların dışarı çıkacağı günü iple çekiyorum. Bu
çekim bile bu açıdan benim için çok tatmin ediciydi. Şehrazat değildim.
- Neşeli bir kadını oynamayı düşünüyor musunuz?Çok istiyorum. Tiyatroda özellikle komedi çok istiyorum.
- Sizce yapımcılar size komedi teklifiyle gelir mi? Bana hep nostaljik şeyler geliyor, dönem kadınları vs... Ve
insanların kafasında “Bu kadın Şehrazat’ı oynuyor, bunu nasıl
oynayacak?!” düşüncesi olduğunu da biliyorum. Ama cesur ve risk alan
bir yönetmenle çok farklı şeyler çıkaracağıma eminim.
- Muhafazakar mısınız?Geleneği, düzeni severim. Hâlâ her bayramda babamı ziyaret ederim.
Bu bayramda kimse yoktu mesela Darülaceze’ye gittim. Ya da nostaljiyi
seviyorum. Televizyonda "Hababam Sınıfı" varsa oturur izlerim. Annemden
hâlâ korkarım. Annemin evinde kaldığım zaman saat dokuzda “Ben eve
gideyim annem evde” diyorum. (gülüyor)
- Arkadaşlar arasında nasılsınız peki? Size soğuk diyorlar ama gizli bir deli tarafınız var sanki...İnsanlar sıkıcı olduğumu düşünüyorlar ama hiç öyle değilim!
Arkadaşlarım arasında çok komiğim. Bazen “Sen Bergüzar Korel olduğunu
unutuyorsun” diyorlar. Evet ben sadece Bergüzar olmak istiyorum!
- “Bunu mutlaka yapacağım!” dediğiniz bir şey var mı?Muz adasına gidip muz yemeekkk! Gerçekten çocukken kiloyla muz
yerdim, en büyük hayalim buydu. İleride şunu yapmak isterim: Şehir
dışında bir evim olsun, yılın beş ayı orada olup sörf yapayım. Ailemle,
çocuklarımla orada yaşayayım.
Çok agresifleştim
- Gerçekten çok yorgun görünüyorsunuz...Çok! Bir sürü şey olurken, bombalar patlarken, insanlar ölürken,
savaş çıkarken ben niye yalnız tatil yapmışım, niye bikini giymişim...
Artık beni isyankar bir duruma getirdi. Güya sakinleşmiştim,
önemsemiyordum ama yine yoruldum. Çok agresifleştim.
- Sizin gibi sakin insanların tersi de fenadır...Evet. Ters olmak da istemiyorum çünkü o zaman zor sakinleşebilirim.
5 yıl içinde
çocuk yapacağım
- Beş yıllık planınızda neler var peki?Çocuğum olur bir kere kesin. Dolayısıyla bir ailem olur zaten. Sinemada ve tiyatroda ödül almayı planlıyorum ve bunu yapacağım!
- Aile kavramına çok düşkünsünüz galiba?Ben yanlız ölmeyeceğim onu biliyorum! Ailem ve arkadaşlarım her şeyimdir. Ve eğer star olmak yalnız olmaksa, ben istemiyorum!
- Aile kurunca kariyerinizin düşüşe geçmesinden korkmuyor musunuz?İşlerim aksamaz sanmıyorum. Ben çocuğumu pusete koyar sete götürürüm, öyle bir anne olurum.